AKP Ordu milletvekili Şenel Yediyıldız’ı daha önce tanımadığım için çok üzgünüm.
Şu medya var ya şu medya; önümüze ne koyarsa onu tüketiyoruz. Daha arkalarda kalan çok değerli şahsiyetleri göremiyoruz.
Şenel Yediyıldız da o, arkada kalanlardan biri.
Basında konu olduğu haberlerle, çok farklı bir ademoğlu olduğunu bizlere haykırıyor. Böyle bir şahsiyeti, siyaset sahnesinde görmek, tanımak, değerli fikirlerinden faydalanmak, bizim gibi insanlara her zaman nasip olmuyor. Şenel Bey’le aynı zaman diliminde yaşadığım için kendimi çok şanslı sayıyorum.
Malum, seçim zamanı…
Seçimle yatıp, seçimle kalkıyoruz.
Seçimden başka bir şey konuştuğumuz yok!
Kahramanımız Şenel Bey, memleketine gitmiş.
Mebus Beyimiz, Ordu’nun Kabataş ilçesinde partililerle bir araya geldiğinde 2023 seçimlerinin önemini belirtirken, “Biz elhamdülillah Müslümanız. Bugün geldik, yarın gideceğiz. Gittiğimizde de yaptıklarımızın hesabını vereceğiz. 2023’de yanlışlık olursa Türkiye’de, zannetmeyin ki ben verdiğim oyun hesabını vermeyeceğim, samimiyetle söylüyorum daha fazla vereceksiniz. Kılmadığınız namazdan, tutmadığınız oruçtan, gitmediğiniz Hac’tan daha fazla vereceksiniz.” demiş.
Doktor olan Şenel Bey’e çok güveniyorum ve doğru konuştuğuna inanıyorum.
Tayyip Bey’in rakiplerine oy verenlerin işi, öteki dünyada çok zor.
Verdikleri oyun hesabını nasıl verecekler?
Tabii ki veremeyecekler…
Hesabını veremeyenlerin nereye konulduğunu artık siz düşünün.
Doktor Bey, konuşmasında, “namaz, oruç, hac” diyerek İslam’ın Şartlarını hatırlatıyor ve verilecek her bir oyun; namaz, oruç ve hacdan daha önemli olduğunu söylüyor.
O zaman ne oluyor?
O zaman, İslam’ın Şartları listesinin başına otomatikman “2023 seçimlerinde R. T. Erdoğan’a oy vermek.” maddesi yerleşiyor.
Böylece İslamın Şartı altı maddeye çıkıyor.
Şenel Yediyıldız’ı İslam’a yaptığı bu katkıdan dolayı kutluyoruz.
İslam dinini yaşadığımız çağa uyduran doktorumuz, katıldığı bir nikah töreninde, “Sayın Cumhurbaşkanımızın sünnetini yerine getirmeden nikah defterini vermek istemiyorum.” demişti. Sünnet, bildiğiniz gibi Hz.Muhammed’in konuşmaları ve davranışlarıdır. “Cumhurbaşkanımızın sünneti” denilirse Erdoğan peygamber olur.
Erdoğan’ın peygamber olup olmadığı sorununu Cübbeli Ahmet’e havale ediyorum.
Biz bu konuları pek bilmeyiz.
Vekilin bu konuşmalarından, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın mutlaka haberi vardır.
Bu konuda ses çıkarmadıklarına göre demek ki onlar da Şenel Yediyıldız gibi düşünüyorlar.
Geçen gün çok kıymetli vekilimiz bir konuştu, bütün Erdoğan düşmanları ayağa kalktı.
Adama edilen küfürlerin, hakaretlerin haddi hesabı yok!
Erdoğan’ın küfürlerinden daha ağırları bu zavallı adamcağıza edildi.
Ne dedi?
El cevap:
“Tayyip abinin ayakkabısını elimizle yalamamız lazım.” dedi.
Neden yalamamız gerektiğini aşağıdaki videoda bir güzel anlatıyor. Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.
Adam bir konuştu, pir konuştu.
Herkes adamın üstüne çullandı.
Sağdan, soldan gelen yumruklardan sonra, “O kadar büyük bir saldırıya uğradı ki, feleğim şaştı.” demek zorunda kaldı.
Türkiye’nin siyaset sahnesinde böyle, “Elleriyle liderinin ayakkabısını yalama” modasını ilk getiren rahmetli generalimiz Kenan Evren’dir.
Kenan Evren’in zeka seviyesi siyasette böyle ince işlere uygun olmadığından dolayı kim bilir kim onun kulağına üfledi.
Üfleyen çok iyi üflemiş.
43 yıldan beri hiç değişmeden uygulanıyor.
AKP’de milletvekillerini kim seçiyor?
R. T. Erdoğan…
CHP’de milletvekillerini kim seçiyor?
Kemal Kılıçdaroğlu…
MHP’de milletvekillerini kim seçiyor?
Devlet Bahçeli…
HDP’de milletvekillerini kim seçiyor?
Kandil…
Listeyi istediğiniz kadar uzatabilirsiniz.
Türkiye’de oynanan bu oyuna da demokrasi diyorlar.
Milletvekili olmak isteyen biri, seçilmek için mutlaka liderinin gözüne girebilmelidir.
Amaca ulaşmak için gerektiğinde liderine yağ çekebilmeli, onun hoşuna giden laflar edebilmeli, liderinin düşmanlarına kan kusturmalıdır.
Bizim partiler, Rusların matruşka bebeklerine benzerler. Milletvekili sayısı kadar lidere benzeyen kopyaları vardır.
O yüzden emperyalizm lideri teslim alırsa -mutlaka alıyor- matruşkanın içindeki bütün benzerlerini de satın almış olur.
Kenan Evren’e arada sırada küfür eden siyasi liderler, aslında onun çocuklardır.
Ordu milletvekili Şenel Yediyıldız, yeniden milletvekili olabilmek için liderine methiyeler düzüyor.
Şenel Yediyıldız’ın yaptığı yağcılık, her partide lidere karşı yapılıyor.
Şenel Bey, açıktan göstere göstere yapıyor.
Diğerleri ise daha inceltilmiş bir biçimde yapıyorlar.
Aralarındaki fark, kullanılan yağın miktarıyla sınırlıdır.
Şenel Yediyıldız, göğüs cerrahisi uzmanıdır.
Bir doktorun yalama eyleminin elle yapılmadığını bilmediğini hiç düşünmek bile istemem.
Bir şeyin dille yalandığını küçük bir çocuk bile bilir.
O zaman doktorumuz neden böyle konuşuyor?
Bu arada aklıma Almanlar geldi.
Bir Alman, diğer bir Alman’a kimseye minnet duymadığını göstermek için dilini dışarı çıkararak, “Bak! Görüyor musun? Dilim kahverengi değil!” dermiş.
Sayın doktorumuzun bilerek yaptığı el-dil yanlışlığı, bana nedense Almanları hatırlattı.
Türkiye’de siyasette olanı açıkça ortaya koyan Şenel Yediyıldız’ı cesaretinden dolayı kutlayarak ona tam yediyıldız veriyorum.