Yerel seçimlerle ilgili hemen hemen her gün anket sonuçları yayımlanıyor.
İktidar ve CHP taraftarı şirketlerin ortaya koydukları sonuçların birbirini tutmadığı ve kitleleri belli bir amaç doğrultusunda yönlendirdikleri açıkça görülüyor.
Bu seçim anketlerinin yanı sıra, kitlelerdeki şeriat eğilimini ölçen bir anketin sonuçları da yayımlandı.
Aksoy Araştırma Şirketi, seçmenlere, “Türkiye’nin yönetim biçimini siz belirleyecek olsanız hangisi ile yönetilmek istersiniz?” sorusunu yöneltmiş.
Ankete katılanların yüzde 83,2’si “Laikliğe dayalı bir yönetim biçimi isterim.” diyerek soruyu yanıtlamış.
“Şeriat yönetimi isterim.” diyenlerin oranı ise yüzde 16, 8’de kalmış.
Neredeyse çeyrek asırdır ülkeyi yöneten dinci iktidar, bütün çabasına rağmen vatandaşı şeriat devletine bir türlü ikna edememiş.
Ankete katılan seçmenlerden; AKP’den yüzde 39, MHP’den yüzde 11,5, DEM’den yüzde 6,5, İYİ Parti’den yüzde 5,9 ve CHP’den ise yüzde 1,5 oranında bir kitle şeriata destek vermiş.
Bu araştırma, CHP yöneticileri arasında yapılsaydı yüzde 1,5’luk oran katlanarak AKP’nin yüzde 39’u kat kat aşılırdı sanırım.
“Seçime şu kadar zaman kala, bu CHP düşmanlığı da nereden çıktı? Biz bu kafayı bir yerlerden tanıyoruz. AKP’ye hizmet eden troller! Alçaklar! Kansızlar!” diyenler çıkabilir.
Ben de son günlerde yapılan bir tartışmayı size hatırlatayım, varın kararı siz verin.
Yerel seçimlerde Beşiktaş’tan Nasuh Mahruki de bağımsız aday oldu.
Adı, CHP aday adayları arasında geçiyordu.
Ekrem İmamoğlu onu kendisine yakın görmediğinden dolayı aday yapmadı o da bağımsız aday oldu.
Nasuh Mahruki katıldığı KRT’deki bir programda, “Türban, bir siyasal İslam ve emperyalizm sembolüdür. Başörtüsüyle kimsenin sorunu yok ama türbanla var.” dedi
Bu konuşmanın ardından Kemal Kılıçdaroğlu’nun “atom karıncası” ve CHP Gençlik ve Spor Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sevgi Kılıç, X hesabından Nasuh Mahruki’ye, “E türban takmayın o halde Nasuh Mahruki Bey, emperyalizme şöyle okkalı bir tokat atmış olursunuz. Kadınların ne giyeceğini erkekler konuşmasın! Biz kadınların tercih ettiği yaşam tarzı sizleri hiç ilgilendirmez, anlayın artık!” diyerek karşılık verdi.
Sevgi Kılıç’ın bu alaycı sözlerine Nasuh Mahruki, “Türban/Sıkmabaş Siyasal İslamcı yani Müslümanlığı siyasi çıkarları için bir araç olarak kullanan Allah ile aldatan tarikatların sembolü. Bu düşüncede birinin Atatürk’ün kurduğu, ALTI OK’un partisi CHP de yönetici olarak ne işi olduğunu da bence herkes sorgulamalı.” yanıtını verdi.
İki kişi arasında süren bu tartışmaya İmamoğlu’nun seçtirdiği CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de katılarak türbanlı bacısına destek verdi. Mega kentin İl Başkanı, “Neyse ki Türkiye Cumhuriyeti’nin hür kadınları ne giyeceklerini, nasıl yaşayacaklarını size sormuyor Nasuh Mahruki! Ama duracağınız yeri ve haddinizi size onların öğreteceğine eminim. Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden ayrılmayan Cumhuriyet Halk Partisi tüm kadınların özgür yaşam tarzının teminatıdır ve sizin gibilerin her zaman karşısındadır.” diyerek bizim dağcının bir güzel ağzının payını verdi.
Ey Nasuh Mahruki Bey!
Yeni CHP’de türbana, başörtülü bacılarımıza sataşana yer yoktur!
Bunu anlayamadınız mı?
Geçmiş dönemde Avcılar Belediye Başkanı ve arkasında büyük bir kitle desteği olan Mustafa Değirmenci, “Türban, rahibe kıyafetidir.” deyince CHPli yöneticiler tarafından aforoz edilmişti.
CHP’nin yuvasına bırakılan guguk kuşları, türbana laf edeni ve dinci gidişata taş koyanı hiç sevmezler. Tayyip’e çok karşıdırlar ama onun dindarlığını çok sevip onunla dincilik konusunda yarışırlar.
CHP bugün İstanbul’da, geçmişinde Süleymancıların müridi, Fetullah’ın Samanyolu televizyonunun muhabiri ve ANAP yöneticisi olan Ekrem İmamoğlu ile Tayyip’e karşı amansızca mücadele ediyor.
Siyasal geçmişinde hiçbir zaman Atatürkçü ve solcu olmayan İmamoğlu’nu, Türban konusundaki laflar çok üzüyor.
CHP’de bu konuda üzülen bir başka kişi de Özgür Özel’dir.
Adam, Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcılığı görevine daha yeni seçildi.
Sosyalist Enternasyonal’in en nefret ettiği kişiler, Atatürk ve İslam ülkelerinde türbana laf edenlerdir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun yönetimi döneminde onun politikalarının en kararlı destekçisi Özgür Özel’di.
Şu bizim CHP’nin başına türban takılması olayı yeni değildir.
Bu konu her zaman Türkiye’nin dindarlaştırılması politikasıyla at başı gitmiştir.
Zamanında Deniz Baykal, çarşafa Atatürk rozeti takarak büyük bir açılım yapmıştı. Bu işi de o zamanlar İstanbul İl Başkanı olan Gürsel Tekin’le birlikte kotarmışlardı.
Eee !
Neye niyet! Kime kısmet!
Şu CHP, kara çarşaf açılımcısı Gürsel Tekin’e bile yar olamadı.
Ondan daha kararlı olan dincilere kaldı.
Gürsel Tekin’le Deniz Baykal’ın kara çarşafa rozet taktıkları ve CHP’de kara çarşaf açılımı yaptıkları dönemde ünlü karikatüristimiz Turhan Selçuk, çizgileriyle daha o günlerde altı okun canına rahmet okunduğunu şöyle ifade etmişti.
Yazımın başında ‘CHP yöneticileri içinde şeriat yanlılarının oranı oldukça fazladır’ derken haklı değil miyim?
Elinizi vicdanınıza koyarak bu soruma siz cevap verin!