SEKA satıldı.
Sümerbank satıldı.
Hidroelektrik Santralleri satıldı.
Çimento fabrikaları satıldı.
Elektrik dağıtım şirketleri satıldı.
Şeker fabrikaları satıldı.
Aselsan’ın hisseleri satıldı.
Sigorta şirketleri satıldı.
Limanlar satıldı.
Bakır işletmeleri satıldı.
Emekli Sandığı’nın tüm otelleri satıldı.
Ereğli Demir Çelik Fabrikaları (ERDEMİR) satıldı.
ETİ Alüminyum, Eti Bakır, Eti Elektrometalurji, Eti Gümüş, Eti Krom satıldı.
Akarsular üstüne yapılan HES’ler satıldı.
Termik santralleri satıldı.
Gemlik Gübre Sanayii satıldı.
HAVELSAN satıldı.
Kütahya Gübre AŞ. Satıldı.
OYAK İnşaat satıldı.
PETKİM satıldı.
TP Petrol Dağıtım AŞ. Satıldı.
Türk Hava Yolları satıldı.
Bankalar satıldı.
Yukarıda ye alanlar kamuya ait işletmelerdi.
Satışlardan özel sektör kurumları da nasibini aldı.
Namet, MNG Kargo, Yörsan, Mutlu Akü, ABC Kimya, Banvit, Polisan, Viko, Hakan Plastik, Sırma Su, Yemek Sepeti, TAV, Denizbank, KOTON, Araç Muayene İşi, İZOCAM gibi yüzlerce şirket yabancıların oldu.
AKP ile birlikte, “Babalar gibi satmak!” yükselen değer oldu.
Ellerine geçirdikleri Cumhuriyet kurumlarını yandaşlara peşkeş çektiler, müşteri çıkınca yabancıya sattılar.
Stratejik, önemli demeden ne varsa sattılar.
Bu memleketin haberleşme şirketlerini satarak kişilerin gizli bilgilerini yabancılara teslim ettiler.
Satmaya o kadar alıştılar ki, devletin kozmik odasındaki bilgileri de sattılar.
Savaş planları, bir işgal olduğunda direnişe geçecek görevlilerin listesini de sattılar.
Evleri sattılar.
Apartmanları sattılar.
Yetmedi tarım arazilerini, ovaları satmaya başladılar.
Satışlarını da kendi televizyonlarında, “ Türkiye’deki menkul değerlere yabancılar büyük ilgi gösteriyorlar. Şu andaki verilere göre yabancıya mülk satışı şuraya kadar yükseldi.” diye bunu müjdeli haber diye verdiler. Böyle yazılmış binlerce haberle kafası .ikilen vatandaş, verilen habere sevinerek, “Oh! Ne güzel! Memleketimiz zenginleşiyor.” diyerek alkışladı.
Vatandaşlık satıldı.
Ovalar, iller satıldı.
E-Devlet içinde yer alan; TC kimlik numarası, ikametgâh, GSM, eğitim, soy ağacı, medeni durum ve sağlık bilgileri de satıldı.
Kişilere ait tüm bilgiler üçüncü şahısların eline geçti.
Bu bilgileri ele geçirenler, bilgileri para karşılığında isteyen herkese satıyorlar.
Durumu inceleyen uzmanlar, bu işin ancak içeriden birilerinin sızdırmaları sonunda olabileceğini söylüyorlar.
Bu satışın haberi, günlerdir medyada dolanıp duruyor.
Kabineden ses çıkmıyor.
Her konuda yalanlamayı alışkanlık edinenler, bu kez duvar oldular.
Sadece susuyorlar.
Bu konuyla ilgili yalaka medyada tek bir haber yok!
Muhalif medyada ise sıradan bir haber gibi veriliyor.
E – Devlet bilgilerinin satışı haberi, Hadise’nin götü haberi kadar yer kaplamıyor.
Sol partiler ve CHP yetkilileri suskun.
Sandalye kavgasına tutuşmuş akbabaların gündemlerinde böyle bir konu yok!
Özelleştirmeci, liboş, Batı ajanı muhalefet, yıllarca susarak, Türkiye zenginliklerinin yağmalanmasına destek sundular.
Türkiye’nin tarım arazileri, Karadeniz yaylaları, sınır illerinin arazileri toptan satılıyor, bir cümle ile olsun itiraz eden yok!
Her şeyin satışa çıktığı ve satıldığı bir ortamda muhalefet de satılmış demektir.
Muhalefetin de satıldığı bir pazarda, “Şan, şeref, onur, vatan sevgisi, devrimci değerler de satışa çıkmış demektir.
Bu kadar rezilliğin olduğu bir ortamda binmişiz bir alamete, hep birlikte gidiyoruz şeriata…